12 Ağustos 2018 Pazar

Türk Kadınının Zaferi- Elazığ

Bir gece yine sosyal medyada stalklama işime devam ediyorum. Gözüme bir etkinlik çarptı: "Türk Kadınının Zaferi" neymiş ki bu? dememle başlayan bir serüvene atıldık. Özelden hemen sorumlusuna Elazığ için ben talibim dedim. Kafamda yapabileceğimiz şeyleri tasarlamaya başlamıştım bile. Hemen Elazığ'da bisikletle ilgilenen arkadaşlara haber verdim. Böyle bir proje var HADİ!

"Neymiş ki bu?" sorusunun cevabı: 👇👇👇👇👇👇👇👇

Proje, 19 Mayıs Atatürk'ü Anma ve Gençlik spor Bayramında Muğla Morpedal Kadın Bisiklet Derneği tarafından başlatıldı. Türk Bayrağımız Muğla'dan kadın bisikletliler tarafından yola çıkarak el ele elden ele 81 ili dolaşarak 30 Ağustos Zafer Bayramında tekrar Muğla’ya teslim edilecektir.

Elazığ ile ilgili kısmı Tunceli ekibinin bize getirdiği Türk Bayrağımızı bizden sonraki illere taşınabilmesi için güvenli bir şekilde biz de Malatya ekibine teslim ettik.

Kadın bisikletliye dikkat çekmek, kadın bisikletli sayımızın artması için gerçekten çok güzel bir farkındalık, aynı zamanda iki milli bayramımıza vurgumuzun olması ve yine milli değerimiz olan Türk Bayrağımızın tüm yurdu gezecek olması zordu ama başarıldı ve kalan son şehirlerimiz tarafından da başarılacak.

Neler yapabileceğimiz konusunda istişareler yaptık ve aramızda sözsüz bir iş bölümü yaptık, herkes işin bir ucundan tuttu. Herkes kendi alanıyla ilgili katkılarını sundu ve herkesin memnun kaldığı bir etkinliği alnımızın akıyla tamamladık.

İlk olarak, Elazığ Belediyesi ile iletişim kurduk. Güngör Bey başta olmak üzere ekibiyle birlikte en başından beri ilgilenip bizi desteklediler. Projeyi olabildiğince duyurmaya çalıştık, kişisel olarak, katıldığımız sohbet ortamlarında, sosyal medyada, basın yoluyla ve çok güzel tepkiler aldık. Elazığ iline bayrağın gelişi hafta içine denk geldiği için katılım malesef ki düşük oldu. Ama olsundu 😆 katılanlarla biz çok güzel bir anı bıraktık hayatımıza.


 Elazığ Valiliği'nden de desteklerimizi aldık.

  

Bu güzel projeye Elazığ ekibi olarak bir güzellik daha kattık. Beyyurdu Rehabilitasyon Merkezi'nin ruhsal hastalıkları olan öğrencileri de bize destek vereceklerdi. Onları ziyaret ettik müdürümüz Sena Bey ile birlikte Dilek hocamız ve Zuhal hocamız bizleri çok güzel ağırladılar. Neler yapabileceklerimizi konuştuk. Dezavantajlı grupların toplumda görmezden gelinmemesi vurgusuna dair basın açıklamamızı da yaptık. Rehabilitasyon merkezinde çok güzel bir gün geçirip geri döndük.



Narsist eğilimlerde bugün, bu fotoğrafımı çok beğendim.😅

komiğim, komiksin, komik!


17-18 Temmuz projenin Elazığ'da gerçekleştirileceği gündü. Bu projeyi biz tek başımıza da yapabilirdik. Ama daha çok kişiye ulaşsın, Elazığ'ın da adı görünsün, farklı daha neler yapalım diye, uğraştık durduk. O kadar yoğundu ki, belediyeye git, valiliğe git, sosyal medya duyurularını yap, soruları cevaplandır, rehabilitasyon merkezine git, tasarım işleri ile uğraş, akşam antrenman turlarına git, evde çamaşır, bulaşık, ütü, yemek bir sürü iş yap, evin faturalarını öde hatta gece antrenmanından sonra eve gelip vişne reçeli yapmışlığım var. O yüzden bana yoğunum derken -ki sevmem bu kelimenin arkasına sığınanları- iki defa düşünün. Zaman yönetiminizi de tekrar bir gözden geçirin!

Emek emek işlenen, tek tek noktasına virgülüne kadar detay detay yapılan katılımcı kartlarımız.
Her şeyimiz hazır Tunceli ekibini beklemeye koyulduk.
heyecandan uyumamış, şiş gözlerle güne merhaba👋
grubun komik kızı
Bizi yalnız bırakmayan can kızlar
Tunceli sorumlusu Oya Hanımdan bayrak teslim alınır, imza atılır.
El ele elden ele Türk Kadının Zaferi Sloganının somutlaştırılmış hali.




As bayrakları as!






Koşun kızlar bayrak bizim 💪
birinci gün görevi tamamlandı 👍

Evimdeki anlamlı değerler!
Dediğim gibi bu projeyi tek başımıza da gerçekleştirebilirdik. Bayrağı aldık, bisiklet sürdük, bayrağı teslim ettik geldik. Olayı bu kadar hafife almadık biz. Birçok kadının elinin değdiği bu bayrağımız aynı zamanda Nene Hatunların, Şerife Bacıların, Halide Ediplerin, Sabiha Gökçenlerin,  Halet Çambellerin, Nesrin Olgunların, Samiye Cahid Morkayaların ve daha ismini sayamayacağımız birçok kadının ruhunu taşıdığına inanıyoruz. Kadının neler başarabileceğini gösteren, kendi gücünü tekrardan keşfetmesine yol açan bir projede yer aldığım için çok mutluyum.


Ve 18 Temmuz 2018 BÜYÜK GÜN!
Büyük hazırlıklarımızın sonucunda ekipçe 15 Temmuz Demokrasi Meydanı'nda toplanıp yola koyulduk.

👆👆👆İlker abi tura katılamayacak olsada işe gitmeden önce gelip fotoğraflarımızı çekip katkısını sundu.




Burak abi ile ben tur boyunca tüm fotoğrafları trollemişiz resmen. 😆
Bisiklet kullanmayı bilmediği halde bizi yalnız bırakmayan Pembe kız 💗💗
enerjisi bitmeyen gençler

Malatya mı o da neymiş 💪
Dersi olduğu için katılamadı Hamza ah şu yaz okulları!
Ama ona rağmen gelip bize selam verip desteğini esirgemedi. İsteyince her şey mümkün aslında 😉
Güzellikler katan zariflikler, detaylar. 😏

Boynum nerede?
Eyüp Başkan, elimiz kolumuz.
Bağzı insanlar iyidir işte!
çok şeee yapmamak lazım.

Bu uykucular için sabah uyanmak zor olsa da sırf destek olmak için gelip bizi yalnız bırakmadılar.
Bağzı insanlar iyi ki var!
"Rabia şöyle bir şey var." derim.
O alır onu işler işler, tüm güzelliklerini katar ve önüne bambaşka bir halde sunar.
Elazığ Belediyesi, turumuzu güvenli bir şekilde gerçekleştirip Malatya'dan rahatça dönüş yapabilmek için bize; Elazığ'da hizmete yeni sunulan ELBÜS araçlarını tahsis ettiler.


Küçük Emrah stilim 😩
İlknur: Hani nerede?
Hadi çekin de gidelim işimiz gücümüz var!

Daha ne kadar sürecek bu çekimler!
Bana da yer açın bakim.
Çekilin hele!
hazırlıklar son kontroller tamam
haydin gidiyosss👋
Okunmuş sularla bizi uğurladılar!
Gazi Caddesi'nden geçerken halkı selamlayıp geçtik.
Çok güzel görüntüler oluştu.
Daha sonra sosyal medyadan hep mesajlar aldık.
"Bugün sizi gördük. Çok güzeldiniz." diye.






Yanımdaki arkadaş Cemile, resmen bizi ezdi geçti. İzin verilseydi eğer hiç yorulmadan bizimle Malatya'ya gelir tekrar bisikletle dönerdi.
Kerem ya😆
Yol boyu denk gelişlerimizde hep eşlik edip motive etti. İyi bir artçıydı.👍
Kerem ile çok karşılaşıyoruz. Hatta Elazığ-Adana tren yolculuğumda gidiş ve dönüşte denk geldik. Ben biraz sert bir ablayım dilim durmuyor ama o hala bana tahammül edebiliyor. 😅


ilk mola yerimiz
Şehit Polis Fethi Sekin Mesire Alanı


İkinci mola yerimiz  KEYFET'ti.
Orada mola verip kumanyalarımızı yedik.
Bize çay ikramında bulundular.
Sonrasında tekrar yola çıktık.
'en sevdiğim fotoğraflarımızdan'
Fatma hoca İtalya'dan tatilden dönüp aramıza katıldı. Eminim ki beklediği bu manzara değildi. 👆👆👆
Yolda tabiki zorlandığımız zamanlar oldu. Elimden geldiğince pes etmemeye çalıştım. Batu beni desteklemek istedi. Birinci girişimimiz başarılı olmuştu bir elimden tutmuştu rampa yukarı yükümü hafifletiyordu. Ama her zaman planladığımız gibi olmuyor.



Ve kaçınılmaz son! Birbirimize göre hızımızı ayarlayamayınca önce gidona oturup sonra yere çakıldığım an!
Düşme esnasındaki bir kaç saniye içerisinde" yüzü gözü dağıtacağız" dedim. Allah'tan it canı var da korktuğum kadar büyük bir yaralanma olmadı.
İyiyim iyiym!
Sadece Batu'ya küfrediyorum.
Sonraki günlerde elim ve dizim bayağı sorun çıkardı bana.
Güvenli sürüş için ekipmanların ne kadar önemli olduğunu görün!
Grubun nazarını aldım artık kimseye bir şeycikler olmadı.
Sıcak demeden sürüşe devam!
çok havalısın dostum 👍
3. mola yerimiz.
Güvenli sürüş için yol emniyetini sağlayıp bize destek veren jandarma ile birlikte.
Aha da oturdum nasıl çekiyorsanız çekin!

selfie'ler candır.
Yok canım 2 den fazlası için para alırım!
şeklimiz şemalimiz yavaş yavaş değişiyor.


Adım adım daha doğrusu pedallayarak yaklaşıyoruz Malatya'ya.
Özgürlük!

Az kaldı az dayanın hiç demedik.  O kadar motive olmuştuk ki. 

Güneş kremimi tazelerken, anlamadığım bir şekilde telefonuma bir şeyler oluyordu
Meğerse Batu elle otomatik çekim yapıyormuş.
Bir baktım telefonumda 3512 tane abidik gubidik kendi fotoğraflarım. Nereden aklına gelir bu muziplikler!
Sayısız kez Kömürhan Köprüsü'nden geçmiştim ama bu geçiş çok farklı bir geçiş, çok anlamlı bir geçişti.


Köprüyü geçip Malatya il sınırına gelmiştik.
Son molamızı verip Malatya tabelasına doğru son kez pedalladık.

Ve görev tamamlanır.

Enerjisi tavan Arzu hoca ile tanışmak çok keyifliydi.
Aynı zamanda çok da zarif, hediye olarak getirdiği kayısıların tadına doyamadık.😋
Ben kendisine bayıldım. Artık Malatya'ya gidişimde görüşeceğim bir kişi daha oldu.



Yol boyunca bize eşlik eden aman canım şöfor amca.
Bizim ekip. (Elazığ ekibi)

Görev, büyük gurur ve heyecan ile tamamlandı.
Rahatça evimize dönebiliriz.
Yapamazsınız dediler, o sıcakta nasıl süreceksiniz dediler, kadın başınıza süremezsiniz dediler!
Dediler de dediler...
O söylediklerinizi böyle dürerim işte.💃💪
96 km 🚲'lik srüşümüzle görev tamamlandı.
Gururla dönüş yolumuz
Dönüş yolumuzu tabi ki eğlenceli hale getirdik. Aramızda çok güzel bir sanatçı vardı. Rabiş seni sahneye alalım.


kızarık, yorgun, mutlu suratlar
Haliyle yorulduk!
Burak abi grubumuzun neşe kaynağı.
Bu hafta bisiklet ile kaza yaptı maalesef ki. Acil şifalar diliyoruz.
Bir an evvel sağlığına kavuşup aramızda görmek istiyoruz tekrar.
Elazığ'a vardığımızda. Belediye Başkanı Sayın Mücahit Yanılmaz makamında bizi bekliyordu. Destek ve katkıları için teşekkürlerimizi iletip güzel sözler aldık.

günün sonundaki metaforum
Birisi şu fotoğrafa photoshop yapabilir mi?

Burak abi hiç es geçmiyordu.
Onun söylediklerine gülüyoruz.
Tabi biz o sıra ünlü oluyoruz!

Bir gün sonra Elazığ sokaklarında Rabiş ile gezerken "aa siz dün televizyonda konuşan kızlar değil misiniz?" diye tepkiler almaya başlamıştık.
ünlü olmak böyle oluyor sanırım 😆😆
haydin artık evlere 👋
Ve zaferimizi kutladık.



Upuzun bir teşekkür listem var!

Öncelikle bu projeyle bizi buluşturan Muğla Morpedal Kadın Bisiklet Derneği ve üyelerine çok teşekkür ediyoruz. Öncelikle Yasemin Duygulu, Sibel Sarıçiçekler, Derya Türk, Şükran Özcan, Gülay Çelik, Özgül Karamık Yeniçeri  Muğla'nın güzel kadınlarına selam olsun.

Elazığ Valiliği'ne ve Elazığ Belediyesi'ne teşekkürler ediyoruz. Sayın Vali Çetin Oktay Kaldırım, Vali Yardımcısı  Mehmet Fevzi Dönmez ve Sayın Belediye Başkanı Mücahit Yanılmaz'a desteklerinden ötürü teşekkürler.

Projeyi sunduğumuz ilk andan beri yakından ilgilenip her aşamasına dahil olan Sayın Güngör Bahçacı ve ekibine (Mihrimah Çelik, Hüseyin Demir, Taha Görateş) teşekkürler.

Beyyurdu Rehabilitasyon Merkezi müdürü  Sayın Mehmet Sena Gövercin ile Dilek Bozkurt ve Zuhal Karasu hocalarıma ve öğrencilerine destek ve katılımları için teşekkürler.

Turcu Baba bisikletevine ve özellikle Eyüp Kargınoğlu'na kocaman teşekkürler.

Elazığ Keyfet Steak House' a mola esnasında bizi misafir edip çay ikram ettikleri için teşekkürler.

İlk paylaştığım andan itibaren hiçbir yerde yalnız bırakmayan, güzel dokunuşlarıyla projeyi farklı yerlere taşıyan Rabia Koşar'a tüm yoğunluklarına rağmen (gerçek yoğunluk) aramızda olup destek verdiği için sonsuz teşekkürler.

İlknur Tabak ile yollarımız farklı yerlerde kesişti ama bisikletin birleştirici gücü ile bir araya geldik. Projeyi sahiplenip yükümü hafiflettiği için sonsuz teşekkürler.

Fotoğraflarımızı çeken İlker Ayaz'a, bisiklet kullanmayı bilmiyor olsa dahi katılan Pembe Şimşek'e, sevgili Oğuzhan Denizol ve Elif Çoban'a yalnız bırakmadıkları için, tura gelemese de selam veren Hamza Duran'a, sevgili Öznur hocam ve yeğeni Zeliha Aksoy'a bize eşlik ettikleri için çok teşekkür ederim. Çok anlamlıydı yanımızda olmanız.💚😍

Güvenli sürüş için emniyetimizi sağlayan emniyet mensuplarına ve jandarmaya çok teşekkürler.

Ve projeyi sahiplenip eşlik eden Malatya'ya kadar bizimle pedallayan güzel insanlar:

Rabia Koşar,
İlknur Tabak,
Melike Halifeoğlu,
Seda Karabulut,
Mira Çay,
Fatma Göçer,
Batuhan Vural,
Burak Gazi Atila,
Kerem Zarif Taş,
Onur Kılınç,
Atakan Özdal,
Muhammed Yıldırım,
Muhammed Altındal,
Umuthan Yıldırım,

Ve bizden basına yansıyanlar:
























Unuttuğum, gözden kaçırdığım teşekkür etmeyi unutuğum varsa eğer niyetimle değerlendirin. Katkı sunan yalnız bırakmayan herkese teşekkürler.